Macera HikayeleriMuhammet Cantürk

Gizemli Yolculuk Hikayesi -Mektup- 2. Kısım 17. Bölüm

Mektup

Gizemli Yolculuk Hikayesi -Mektup- 2. Kısım 17. Bölüm

Bütün bu olanlar olurken Veli, ağanın adamları tarafından tutulup dövüldüğünü sonradan öğrenmiş, ağanın adamları tarafından dövülme sahnesini gülerek izleme maksadıyla kalabalığın arasına girmiş etrafı seyrediyordu. Ağanın dövüldüğünü göreceğini zannederken onun, babasının ayaklarına sarıldığını görünce kan beynine sıçramış gibi oldu ve o hızla koşarak babasının yanına vardı. Ağanın yakasından tutarak onu babasından uzaklaştırarak:

– Seni pis herif. Sen ne hakla babamın temiz ayaklarına sarılabiliyorsun, dedi ve ona hızlıca tokat atarak gerisin geriye düşmesine sebep oldu. Onun gerisin geriye düşmesinden sonra üzerine atlayarak kafasına, göğsüne yumruklar attı. Daha sonra ayağa kalkarak, onun ayağına, kollarına tekmeler vurdu. Hırsına alamayıp bir defa daha vurmaya kalkacakken, babası onu tutup kenara çekerek:

– Dur yapma oğul. Görmüyor musun ne halde?

– Ne diyorsun baba. O bize yıllarca zulmedip birbirimizden uzaklaşmamıza sebep olmuşken öylece duracak mıyız?

– Oğul, o bize yıllarca zulmetmiş bile olsa. Biz ona aynısını yapamayız. Eğer aynısını yapmış olursak, aynı seviyeye düşmüş oluruz ve onunla hiçbir farkımız kalmaz.

Fatih Baba, oğluyla konuşup yatıştırdıktan sonra yaralı halde yatan ağayı kollarından tutarak ayağa kaldırdılar. Onu yavaşça yürüterek köyün sağlık ocağına götürdüler.  Orada onları Fatih Baba’nın okutup doktor olmasına sebep olan Dr. Mert Bey karşıladı. Dr. Mert Bey, ağayı güzelce sedyeye yatırıp yaralarını temizledi ve tedavisiyle ilgilendi. Dr. Mert Bey, ağanın tedavisiyle ilgilenirken Fatih Baba ikide bir sağa sola başını çevirip bakıyor, kendi kendine ‘Acaba hemşire nerede ki Dr. Mert Bey, ağanın her şeyi ile ilgileniyor’ diyordu.

Dr. Mert Bey, ağanın tedavisiyle ilgilenirken bir ara kafasını kaldırıp Fatih Baba’nın kendi kendisine konuştuğunu görerek:

– Fatih Baba, neden kendi kendine konuşup sağa sola bakıyorsun? Diye sorunca Fatih Baba düşüncelerinden sıyrılarak:

– Hiç, sadece hemşire Sevil Hanım’ın burada olup olmadığını merak ettim.

– Ha, o mu?

– Evet, o.

– O, bugün öğlene kadar izinliydi, ama bu kadar gecikmemesi gerekiyordu.

Onlar aralarında konuşurlarken hemşire Sevil Hanım, sağlık ocağına girmiş hemşire odasında iş elbisesini giyiyordu. O, elbiselerini giyip çıktığında Dr. Mert Bey onu görerek ayağa kalkıp onun yanına giderek:

– Sevil Hanım, nerede kaldığınız, dedi ve sinirli bir şekilde sedyede yatan hastayı göstererek:

– Bak görüyor musunuz? Sizin yapacağınız işi de ben yapıyorum.

Hemşire Sevil, geç kaldığı için üzgündü, ama artık olan olmuş geç kalmıştı. Geç kaldığı için Dr. Mert Bey’den özür diledikten sonra işinin başına geçti ve sedyede yatan yaralıya doğru yöneldi. Ona yaklaşıp tedavisine başlayacağı sıra, aniden çığlık atıp ayağa kalkarak ‘Ben bu adamın tedavisiyle asla meşgul olmam’ dedi ve ayağa kalkıp Dr. Mert Bey’e ve Fatih Baba’ya dönerek bağırdı, çağırdı ve ondan sonra hemşire odasına geri döndü.

Dr. Mert Bey ve yanındakiler hemşire Sevil Hanım’ın hastayı görüp çığlık atmasına bir anlam verememişti, ama içlerinden sadece Fatih Baba onun neden öyle davrandığını anlayabilmişti. O yüzden Dr. Mert Bey’e dönerek:

– Mert Bey, müsaade ederseniz hemşire odasına gidip Sevil Hanım’ın neden öyle davrandığını öğreneyim.

– Tamam, Fatih Baba odasına gidebilirsin. Zaten, şimdi ben onun yanına gidersem bu sinirle onun kalbini kırabilirim.

Fatih Baba, Dr. Mert Bey’den izin alarak hemşire odasına yöneldi. Orada kapıya vurup hemşire Sevil Hanım’dan içeriye girme izni aldıktan sonra odaya girerek:

– Sevil Hanım, hasta bakım odasındaki tavrınızın nedeni neydi.

– Fatih Baba, hem doktor beye ve hem de size karşı öyle davrandığım için hepinizden özür dilerim. Ben, hiçbir zaman gelen hastalara kötü davranmadım ve asla davranamam da, ama o ağa olacak adamı görünce kan beynime sıçradı ve öyle davranmak zorunda kaldım.

Fatih Baba, dostça sırtına dokunup sakinleştirdikten sonra ona:

– Ağadan dolayı öyle davrandığını zaten anlamıştım, ama öyle bağırıp çağırmanın sebebi neydi?

– Fatih Baba, o ağa olacak adam yüzünden sevdiğim insandan ayrılmak zorunda kaldım. Ayrıca onun yüzünden babam borç içerisinde kalarak bu dünyadan göçüp gitti. Annem hastalıklarla boğuşuyor, dedikten sonra sinirle elini masaya vurarak, söyler misin ona kızmayayım da kime kızayım?

– Haklısın kızım, ama şu an o bize sığınmış ve zor durumda.

– Biliyorum Fatih Baba, ama ne yapayım onu görünce bize yaptıkları aklıma geliyor, o yüzden de onun tedavisini yapmaya bir türlü yanaşamıyorum.

Fatih Baba, tıpkı babanın kızının saçını okşadığı gibi hemşire Sevil Hanım’ın saçını okşayarak onu sakinleştirdikten sonra:

– Hadi kızım, şimdi kalk ve herkese yardım ettiğin gibi ona da yardım et, deyince Sevil Hanım, Fatih Baba’nın elinden öperek:

– Haklısın Fatih Baba, bir hemşire olarak ona karşı görevimi yapmak zorundayım. O bana ve aileme karşı her ne kadar kötülük yapmış olsa bile, dedi ve işinin başına geri döndü.

 

Yazan – Murat CANPOLAT

Hikayenin 1. Kısım Bölümlerini Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 1. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 2. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 4. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 5. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 6. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 7. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 8. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 9. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 10. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 11. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 12. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 13. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 14. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 15. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 16. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 17. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 18. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 19. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Hikayenin 2. Kısım 20. Bölümünü Okumak İçin TIKLAYINIZ

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu