Dini HikayelerMurat Canpolat

Dini Hikaye; “Tevafuklar” 22. Bölüm

Dini Hikaye

‘Bana böyle anlatmamıştın anne. Hani, ablamı hırsızlar kaçırmıştı? Hani ablamı kaçıran hırsızlar öldürmüştü? Neden yalan söyledin anne?’

‘Benden nefret etmemen için kızım’

‘Anne, bana yalan söyleyerek şu an zaten kendinden uzaklaştırdın, bunun farkında mısın?’

‘Evet, kızım farkındayım, ama o günkü şartlar bunu gerektiriyordu’

‘Ne demek anne o günkü şartlar. Yalan söylemenin büyük günah olduğunu bilmiyor musun? Yalan söylemenin o günkü şartlarla, bugünkü şartlar arasında hiçbir farkı olamaz’ dedi hiddetle.

‘Biliyorum, kızım ama sende beni anla’ dedi hüzünlü gözlerle. Söylediği sözden sonra sustu. Belli ki geçmişi aklına gelmişti. Bu yüzden de susmuş kızının kendisini anlayabileceğini ummuştu.

Büşra, annesinin hüzünlü gözlerini görünce, söylediği sözlerden dolayı kalbi parçalanır gibi oldu. Annesinin kalbini kırdığını anlayınca kafasını yere eğdi. Utançla annesinin ellerini tekrar tuttu. Kafası yere eğik bir şekilde:

‘Anne, kalbini kırmak istemezdim, ama ablamın ortadan kaybolmasının sebebinin hırsızlar değil de senin ve babam olduğunu duyunca kendimi tutamadım. O yüzden kalbini kırdıysam senden özür dilerim’ deyince annesi eliyle kızının yüzünü şefkatle sevdikten sonra ona:

‘Önemli değil kızım. Senin durumunda kim olsa aynı şeyi yapardı’

Süreyya Hanım, eliyle kardeşinin omzuna vurarak, adeta sen sus da ben konuşayım der gibi yüzüne baktı.

Büşra, ablasının gözlerine bakması üzerine sustu. O susunca Süreyya Hanım konuşmaya başladı:

‘Anne, siz dine karşıydınız. Nasıl oldu da İslama yöneldiniz?’

‘Kızım, seni evden kovduktan sonra iyi bir şey yapmış gibi gülüşerek eve girdik. Birkaç gün böyle devam ettik. Gülüşmelerimiz yerini hüzne, üzüntüye bırakmaya başladı. Bunun böyle devam etmeyeceğini anlayınca seni aramaya başladık. Aramalarımız sonuç vermeyince iyice üzüntüye düştük. Seni bulamadığımızdan dolayı öyle üzüntüye düştü ki psikolojimiz bozuldu. Baban hastanelere düştü. Ben ruh ve sinir hastalıkları hastanesine yattım. Hastalıklarımızdan iyileşip kendimize gelince tekrar aramaya başladık. Bir gün, seni ararken yolumuzu kaybettik. Nereye gideceğimizi bilemeden sağa sola gidip geldik. Bizim yabancı olduğumuzu anlayan yaşlı bir karı koca bizi evine alıp, mahallerinde ne aradığımızı sordular. Bu soru üzerine bizde başımızdan geçenleri başından sonuna kadar anlattık’ deyince Süreyya Hanım merakla:

‘O, yaşlı insanlar size ne anlattı, dedi. Kızının sorusu üzerine annesi:

‘Bize, bütün âlemin Allah Teâlâ’ya ait olduğunu, o ne derse olacağını, onun izni olmadan yaprağın bile kıpırdayamayacağını anlattılar’

Baban Allah lafzını duyunca hiddetlenerek:

‘Siz neden bahsediyorsunuz. Biz onun adını duymamak için kızımızı evden kovduk’ deyince yaşlı karı koca:

‘Evladım, siz ne kadar O’ndan (c.c.) kaçarsanız kaçın, O (c.c.) sizi görür. Her yaptığınız hareketleri, düşünceleri bilir. Aldığınız nefesleri bile bilir. O (c.c.) dilemezse tek bir adım bile atamanız mümkün değildir. O yüzden O’na (c.c.) dönün ve O’na karşı olan kulluk görevlerinizi yerine getirin. Bakın işte o zaman işleriniz nasıl yoluna giriyor’ dediler.

Yaşlı karı koca öyle söyleyince baban yumuşamaya başladı ve bu yumuşaklık ses tonuna da yansıdı. Ardından yere oturarak: ‘Eyvah! Ben ne yaptım. Yıllarca hata işledim. Hâlbuki annem ve babam da aynı şeyi söylemişlerdi’ dedi ve ağlamaya başladı.

Süreyya Hanım, annesinin sözünü keserek:

‘Babam, pişmanlığını dile getirmiş. Peki, sen ne yaptın anne?’

‘Babanın ağladığını görünce, bende yıllar evveline gittim. Benimde babaannem aynı şeyi anlatıyordu. O anlatmasına anlatıyordu, ama annen ve babam onu dinlemiyor sürekli hakaret ediyorlardı. Bende işte böyle bir ailede yetiştim, dedim ve bende yere çömelerek ağlamaya başladım’

Büşra, söze karışarak:

‘Siz pişmanlıktan dolayı ağlamaya başlayınca o yaşlı karı koca ne yaptı’

‘Onlar yere eğilerek bizi kaldırdılar. Ardından bizi sakinleştirerek bize Allah Teâlâ’nın merhametli olduğunu, affedici olduğunu anlatıp bizim umutlu olmamızı sağladılar’ dedi annesi geçmişe giderek.

Önceki sayfa 1 2 3 4Sonraki sayfa

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu