Dini HikayelerMurat Canpolat

Dini Hikaye; “Tevafuklar” 22. Bölüm

Dini Hikaye

Süreyya Hanım, ayağa kalkarak odada bir iki tur attıktan sonra annesinin yanına gelip çömelerek:

‘Onlar Allah Teâlâ hakkında başka ne anlattılar?’

Annesi bu soru üzerine:

‘Onlar bize, şöyle dediler. Allah Teâlâ, bütün âlemlerin Rabbidir. Her şeyi O yaratır; her şeyin sahibi ve hâkimi o’dur. Her şeyi yaratılış amacına O sevk eder. Yerler, gökler onundur. O, dilediğinden alır, dilediğine verir. Dilediğini zelil, dilediğini aziz eder. Geceyi gündüze, gündüzü geceye katan odur. Ruhları daraltan da, genişleten de odur, dediler. Onların sözleri içimiz öyle ferahlandırdı ki, yere çömelerek ellerini öptük’

Süreyya Hanım, yüzünü buruşturarak küçümser bir vaziyette:

‘Siz, el öpmek ha! Rüyamda görsem inanmam’

‘Kızım, sözümü kesme de beni iyi dinle, dedi ve sözüne şöyle devam etti. O konuşmadan sonra tekrar geleceğimizi söyleyip oradan ayrıldık. O günden sonra devamlı gitmeye başladık. Bu gidiş gelişlerimizde İslama iyice ısındık. Dinimizi öğrenip yaşamak için elimizden gelen her şeyi yaptık. Tabi bu arada seni aramayı ihmal etmedik. Aradan birkaç yıl geçtikten sonra küçük kardeşin Büşra dünyaya geldi. Sana veremediğimiz dini eğitimi ona verdik. Besledik büyüttük ve bu yaşa kadar getirdik. Kardeşin, baban vefat etmeden bir yıl önce hemşireliği kazanıp bu hastanede işe başladı. Bu arada kardeşin hastanede çalışırken sen karşıma bir gün çıkarsın diye hastaneye gidip geldim.  En son hastalanıp bu hastanede yatarken, sen karşıma çıktın’ dedi ve Süreyya Hanım’a niçin hastanede olduğunu sordu.

Süreyya Hanım, sorulan bu soru üzerine başından geçenleri anlatarak:

‘Oğlum, kaza geçirdi ve bu hastanede yatıyor. Kardeşim, oğlumun tedavisiyle uğraşmaya geldiğinde ona karşı değişik duygular hissetmeye başlamıştım. Demek ki boşuna değilmiş’

Büşra, gülerek:

‘Abla, demek ki kan çekiyormuş. Zaten bende seni ilk gördüğümde bir şeyler hissetmiş, bu duygularımı anneme anlatmış, bunun üzerine sen çıkagelmiştin’

Annesi üzülerek:

‘Demek, torunum bu hastanede yatıyor, peki babası nerelerde?’ dedi merak içerisinde.

Süreyya Hanım, annesi tarafından oğlunun babası nerelerde sorusu karşısında bir anda geçmişe giderek hüzünlendi. Evden kovulduktan sonra kocası ve görümüyle karşılaşmış, kendisine ne olacağını düşünürken bir andan hayatı değişmişti. Onun vasıtasıyla dini ilimlere vakıf olmuş Kur’an-ı Kerim’i ezberlemiş, hafız olmuştu. Onunla evlendikten sonra mutlu bir hayatı olmuştu. Bu mutluluk kocasının trafik kazasında ölmesiyle son bulmuştu. Kocası öldükten sonra bütün her şeyini oğluna vermiş, onu iyi bir eğitimle yetiştirmeye çalışmıştı, ama oğlu üniversitedeyken arkadaşları vasıtasıyla içkiye başlamış, kötü gidişatı iyice kötüleşmişti. O bu düşüncelerdeyken düşüncelerini kardeşi bozarak:

‘Abla, ne düşünüyorsun öyle? Hem neden üzüldün ki?’ dedi neden üzüldüğünü anlamak istercesine.

Süreyya Hanım, kardeşinin ve annesinin daha fazla merak etmemesi için.

‘Kardeşim, annenim sorusu üzerine geçmişime gittim. Ondan dolayı üzüldüm’ dedi ve annesine dönerek:

‘Anne, oğlumun babasını yıllar evvel bir trafik kazasında kaybettim. Şu tevafuka bak ki oğlu da kaza geçirdi ve aynı hastane de ve yine aynı odada yatıyor’

Annesi:

‘Yavrum, bizden sonra ne kadar çok sıkıntı çekmişsin. Oysaki sen bizim evdeyken bir elin yağda bir elin baldaydı, dedi üzüntüyle’

‘Anne, her şey Allah Teâlâ’nın elinde, O’nun dilemesiyle her şey olur. O yüzden başıma gelenlere üzülmüyorum. Biliyorum ki her karanlığın sonunda bir aydınlık vardır’

‘Haklısın kızım. Demek ki Yüce Mevla’m böyle dilemiş’ dedi ve yerinden doğrularak kızına:

‘Yavrum, beni torunumun yanına götürür müsün? Onu görmek istiyorum’ dedi torununun nasıl biri olduğunu merak ederek.

‘Tamam, anne koluma gir seni onun yanına götüreyim’ dedi Süreyya Hanım, annesinin yanına yaklaşarak.

Büşra, araya girerek ablasına:

‘Abla, annemi yeğenimin yanına yavaş yavaş götür, ben işime geri döneyim. Zira burada çok fazla durdum. Diğer hastalar başlarlar söylenmeye hemşire nerede diye’

‘Tamam, Büşra. Ben annemle ilgilenirim, sen işine geri dön’

 Yazan – Murat CANPOLAT

HİKAYENİN BÜTÜN BÖLÜMLERİ 
1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14 15 16 17 18 19 20 21 22 23 24 25 26 27 28 29 30 31 32 33 34 35 36 37 38 39 40 41 42 43 44 45 46 47 48 49 50 51 52 53 54 55 56 57 58 59 60 61 62

Önceki sayfa 1 2 3 4

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu