Sınırlarını Zorla!
Hikaye Oku; Sınırlarını zorlayarak potansiyelini keşfetmeye ne dersin?
Bir mango tohumunun ekilip, ağaç haline gelip meyve vermesi için 5 yılı aşkın bir süre geçmesi gerekir. İlk meyve hasadı için bu kadar uzun bir süre bekleyen çiftçiler ise ağaçlar çiçek verdiklerinde bu çiçeklerden meyve oluşmasına izin vermek yerine çiçekleri sökmeyi tercih ederler. Mevsimler geçer ve çiftçiler çiçekleri tekrardan ve tekrardan sökmeye devam edip sabırla beklerler.
Çiftçilerin bu davranışının nedeni ise ağaçların meyve verdikleri zaman büyümeyi bırakacaklarını ve esas potansiyellerine ulaşamayacaklarını bilmelerinde saklıdır. Çiçekleri söküldüğü için meyve veremeyen ağaçlar ise kökleri ile dallarını güçlendirmeye ve yaymaya odaklanarak her yıl büyümeye devam ederler. Ağaçlar potansiyel büyüklüklerine ulaştığı zaman ise çiftçiler çiçekleri dallarında bırakıp, çiçeklerin açıp meyve vermesine izin verirler ve uzun yıllar boyunca bu devasa ağaçlardan misli ile hasat toplarlar.
Çiftçilerin bu yöntemlerinden yola çıkarak özellikle gençlerin alabileceği büyük dersler var.
Hayatı erken yaşamaya çalışmayın ve potansiyelinizin farkına varın. Gençlik yıllarınız kendinizi geliştirip köklerinizi ve dallarınızı yayacağınız yıllardır. Bu yıllarda vücudunuzu, zihninizi, yeteneklerinizi ve alışkanlıklarınızı geliştirmeye odaklanarak maksimum potansiyelinize ulaşmayı hedeflemelisiniz.
Asla herhangi bir konuda yeterince iyi olduğunuz kanısına varmayın.
Her zaman gelişmek için potansiyeliniz vardır. Meyve vermeye yeterli olduğunuzu düşündüğünüz anda gelişmeyi bırakıp hayatınızı çelimsiz dallardaki 2–3 meyveyi toplayarak geçirirsiniz.
Türkiye ortalamasına bakarsanız 75 yıllık bir ömür sizleri bekliyor. Bunun ne kadarlık kısmında çiçekleri koparıp kendinize yatırım yapmak ve ne kadarlık kısmında meyveleri toplamak istiyorsunuz?
Şikayetlerinizi duyar gibi oldum.
Yarın bile ölebiliriz, hayatı yaşamayalım mı?
Hayatı yaşamayın demiyorum, tüm ömrünüzü harika anılar ile doldurun, yeni şeylere cesaret edin ve sınırlarınızı zorlayın. Bunlardan feragat edin demiyorum. Çiftçilerden çıkarmanızı istediğim tek ders, kendinizi geliştirmeyi asla bırakmamanızdır.
Sizce Michael Phelps ilk dünya rekorunu kırdığında iyi yüzdüm benden bu kadar deyip, yüzmeyi bırakıp mangoları yemeye mi koyuldu. Hayır elbette, kendini geliştirmeyi sürdürerek yıllar boyunca rekorları kırmaya ve madalyaları toplamaya devam etti ta ki potansiyelinin zirvesine ulaşana kadar.
Bizler ise herhangi bir konuda yetenek kazandığımızda bu seviyeyi yeterli görüp ilk fırsatta ödüllerin peşinde koşma gafletine düşüyoruz. Ardından ise ne kadar az ödül yani mango elde edebileceğimizi fark edip moralimizi bozup bu alandan uzaklaşıyoruz.
Diyelim ki gençken gitar çalmaya özendiniz, babanıza zorla aldırdığınız gitarı bir-iki hafta çalıştıktan sonra özendiğiniz şarkıları çalmayı deniyorsunuz. Elbette zor parçalar bir yana basit parçalarda bile büyük bir başarı sergileyemiyorsunuz. Sonuçta da yeterince yetenek kazanmadan ilk fırsatta ödül peşinde koştuğunuz için hayal kırıklığına uğrayıp, belki de müthiş potansiyelinizin olduğu bir alanda kendinizi yarı yolda bırakıyorsunuz.
Bu yeni şeylere başlayıp bırakma döngüsü ise bir noktada maymun iştahlılık olarak adlandırılıyor.
Hayatta heveslendiğiniz ve denemek istediğiniz bir çok alan sizi bekliyor ve yeni konularda kendinizi sınamanızı kesinlikle destekliyorum. Bu alanlardan bazılarını size uygun olmadığı ve hoşunuza gitmediği için bırakmanızı da anlıyorum.
Sizden istediğim ise iyi yaptığınıza ve yapabileceğinize inandığınız şeyler ile uğraşırken ilk fırsatta bir ödül beklemek yerine emek vermeye ve sabretmeye özen göstererek bu yollarda azimle devam etmeniz.
Ben de aynı sizlere tavsiye ettiğim gibi, zevk aldığım ve iyi işler çıkardığıma inandığım Youtube kanalında her fırsatta ödül beklemeden potansiyelime ulaşana kadar emek sarf etmeye devam edeceğim.
Sizler de potansiyelinizin olduğuna inandığınız alanların farkına varın ve toprağa uçsuz bucaksız kökler salmaya odaklanın, meyveleri toplamanızın vakti elbet gelir.
Burak Can