Aşk Hikayesi Oku; “Karanlığımda ki Sen”
Hikaye Oku; Başlayacağım hikayeye tam olarak nasıl bir başlık atacağımı düşünmedim çünkü hikayenin başı da sonu da bir gencin aşkını ve hikayenin hem baş rolü olan sevgiliyi anlatıyor bu yüzden de her hangi bir kelimeye sığdıramadım.
Beldenin birinde bir genç yaşıyor, bu genç özel bir şirkette görevli olarak çalışıyor boş zamanlarını kitap okuyarak, ibadet ederek, sözler yazarak geçiriyor, kimi zaman da sosyal medyada takip ettikleri arkadaş oldukları kişilerle sohbet eder.
Bir gün hayatının değişeceği ve her şeyden habersiz başına dünyanın en güzel gerçeği kişiyle tanışıyor ne konuşabiliyor nede açılmaya cesaret ediyor, günler günleri kovalıyor bir gün tüm cesaretini toplayıp Hatice’ye açılıyor bir süre görüşüyorlar sonra sevgili oluyorlar böyle başlıyor hikayeleri.
Hatice ne kadar uzak olduğundan yakınıyor, genç ise uzaklıkları sorun etmeyip devam etmelerini istiyor, öyle de oluyor genç kalkıp kilometrelerce uzaklığa sevdiğini görmeye gidiyor ve buluşuyorlar ilk görüşmeleri ilk dokunuşları ilk bakışları o gün yaşıyorlar. Gün dolu dolu geçiriyor hiç bitmesini istemiyorlar ama ayrılık vakti yaklaşıyor Hatice minibüse bindiği vakit gencin son gördüğü son kez baktığı Haticesi için artık uzunca bir ayrılık giriyor aralarına. Ne gencin ne de Hatice’nin sebepsiz yere bitmesine gitmesine sessiz kalıyorlar işte. O günden sonra başlıyor, gencin yalvarışları yakarışları, bitiveriyor ilişkileri. Ne genç konuşuyor ne de Hatice öylece razı geliyorlar kaderlerine görüşmüyor ulaşmıyorlar birbirlerine, genç her gecesini her gününü hasretle özlem ile sevdasına ayırıyor onsuz olmanın ne kadar zor olduğunu anlatacak kelime dahi bulamıyor ağlıyor, çoğu zaman yazıyor yazdıkça içi acıyor yazmasa yüreği yanıyor öyle yanıyor ki içi içine sığmaz oluyor, yalvarıyor yakarıyor içindekilerini anlatabilmek için Rabbine ama nafile hiç açıklama bile yapamadığı Hatice’sinden istemese de uzunca yıllar haber alamıyor her gününü ona adarcasına onu bulurcasına arıyor her köşeden o çıkacakmış gibi herkesi ona benzetiyor her güzel şeye benzetiyor sevdiğini, her yerde ulaşmak istiyor ama bir türlü ulaşamıyor haftalarca aylarca hatta yıllarca geçiyor böyle. Genç hiç kimseyi istemiyor hayatında hep bir umudu hep bir kavuşma arzusu varsa da içinde bir türlü gerçekleşmiyor, istemeye istemeye de başka bir evlilik yapıyor, içinde Hatice’sine olan sevdası aşkı içini yakıp kavururken başka bir hayatın içinde buluyor kendisini, her gecesinde sabahlara kadar gözyaşları akıyor yastığına, damla damla oluyor kirpikleri ama içindekini kimseye anlatamıyor. Her cümlesinde Hatice’sine olan sözleri var, o yüzden kimseyle konuşamıyor dilini ısırıyor ki çıkmasın ismi içinden gönlünden içine hapsediyor sevdasını yemin ederek kendine söz vererek düğümlüyor sözcükleri sevdası var iken içinde kor gibi yanan aşkı varken kimseyi koyamıyor yerine, kimse ile doldurmak istemiyor o boşluğu.
Yıllar yılları kovalıyor derken yine günlerden bir gün kesişiyor yolları nasip bu ya karşılaşıyorlar Hatice’si ile ama her şey için geç kaldığını bilmiyor her şeyi kendi elleriyle ittiğinin farkında değil yine başlıyor gencin eski yaraları, hala kapanmamış olan içinde biriktirdiği tüm duyguları, tüm sözcükleri sıralarcasına anlatıyor, içinde yılların birikmişliği yılların sevdası var, diğer yanda sevdasının çektikleri yaşadıkları itiveriyor kendisini hepsini döküyor cümlelere öyle ki ne söylese ne dese fayda vermiyor o can alıcı red cevabını alıyor, olmaz diyor Hatice olmaz. Eskide kaldı çok eskide, ben unuttum diyor, sende öyle yap. Ama genç öyle umutlu ki hiç umudunu yitirmeden sabırla beklerim, bekleyeceğim diyor vazgeçemiyor, ya gelip söndür bu ateşi yada vazgeçmemi isteme diyor genç, sevdasından uzaklaşamıyor elinden de bir şey gelmiyor öylece bekliyor sabırla şükürle Hatice’sine kavuşmak için bitmeyen aşkını devam ettirmek ilk gün ki aşkla, ilk gün ki heyecanla sevdasına kavuşmayı bekliyor….dua ile
Hikmet Telli