Tarihten Hikayeler

BİR GAYRET NUMÛNESİ: DELİ HÜSEYİN PAŞA

BİR GAYRET NUMÛNESİ: DELİ HÜSEYİN PAŞA

delihuseyinpasa

Takvim yaprağından okumuş olduğum güzel bir hikayeyi sizlerle paylaşmak istedim.

Sultan Dördüncü Murad Han zamanında saray baltacısı olan Hüseyin Ağa’ya, gâyet kuvvetli olup hiçbir şeyden korkmadığı için ‘Deli Hüseyin’ denilirdi.

İran elçisi hediye olarak kurulmuş bir yay getirir. “Bu yayın kirişini bozup tekrar kuracak bir kahraman var mı?” diye sorar. İstanbul’un bütün pehlivanları gelirler, yayı bozup kurmaya bir türlü muvaffak olamazlar. O zamanlar acemi baltacı olan Deli Hüseyin yayı beş on kere bozup kurar. Sultan Dördüncü Murad’ın huzuruna çıkartılır, orada da kuvvetini gösterir. Padişah memnun olur, ihsanlar verir. Hüseyin Ağa gayreti ve nâmûsu ile paşalığa kadar çıkar, nihâyet Mısır’a beylerbeyi olur.

Hüseyin Paşa güler yüzlü ve hoş sözlü idi. Doğruluğunu, fedâkarlığını herkes severdi. Gazaya giderken Hüseyin Paşa’yı seyir için sokaklar ahâlî ile dolardı. Paşa yolda herkese bağıra çağıra selam verir, halk da: “Allah seni padişaha bağışlasın, kahraman vezir böyle olur!” derler, duâ ederlerdi.

Hüseyin Paşa dindar, mert, vatansever ve akıllı bir vezirdi. Fethedilmesi yirmi beş sene süren Girit adasına tayin olduğunda sefer başlayalı bir sene olmuştu (1646). Düşman, Hüseyin Paşa’nın Girit’e asker götürmek için denizden yola çıkacağını haber almış, bu gemilerimizi de, Memiş Reis’in gemileri gibi, ansızın vurmayı planlamıştı. Mevsim kış idi. Hüseyin Paşa: “Mevsim kış. Hele fırtınalar bir geçsin, öyle gideriz.” dedi. Bu fikirde olduğu halk arasında yayıldı. Nihayet bunu düşman da işitti, Hüseyin Paşa bu kış Girit’e gitmeyecek diye gemilerimizin yolunu beklemedi.

Hüseyin Paşa Mora’ya geldi, donanmayı ansızın getirdi, bütün askerini bindirip Mora kıyısından Girit’e üç günde ulaştırdı. Düşman bunu duyunca, gafletine pişman oldu. Fakat iş işten geçmiş, asker de Girit’e gelmişti. Hüseyin Paşa Girit’te kahramanca mücâdele etti, birçok kaleyi aldı.

Girit serdarı Deli Hüseyin Paşa adanın tamamını alamadan 1656’da İstanbul’a çağrıldı. Girit adası 1668’de Fazıl Ahmed Paşa zamanında fethedildi. (Yirmi Beş Sene Siper Kavgası, Çamlıca B. Y.)

 

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

2 Yorum

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu