Ağlatan HikayelerAşk Hikayeleri

Çok Güzel Okumaya Değer Ağlatan Bir Aşk Hikayesi “Ben Onu Ömrüm Boyunca Sevdim”

Aşk Hikayeleri

Çok Güzel Okumaya Değer Ağlatan Bir Aşk Hikayesi

“Ben Onu Ömrüm Boyunca Sevdim”

askDondurucu soğukta bir an önce evime varabilmek için hızla yürürken, ayağımın ucunda bir cüzdan gördüm.. Hemen aldım. Sahibini gösteren bir kimlik vardır diye acele acele açtım.. İçinde üç dolar ve sararıp kat yerleri yıpranmış eski bir zarftan başka birşey yoktu…

Sol üst köşede yalnızca gönderenin adresi, alıcı adresi yerinde bir posta kutusu numarası vardı. Bir ipucu bulabilmek belki biraz damerakımı giderebilmek için zarfı açtım ve içindeki mektubu okumaya başladım. Mektup, sol yanı çiçek resmiyle süslenmiş bir kağıda, özenli bir el yazısıyla yazılmıştı ve “Sevgili Michael” diye başlıyordu.. Ve “Annesi yasakladığı için onu bir daha göremeyeceğini” anlatarak devam ediyor.. “Ama sakın unutma, seni daima seveceğim” diye bitiyor.. İmza.. Hannah!..

Elimde yalnızca, mektubu yazan kişiyle, mektubun yazıldığı kişinin birinci adları vardı. Eve gider gitmez hemen telefon idaresini aradım. Görevli kişi, kendisine bildirdiğim adreste yaşayanların telefon numarasını vermesinin yasalara aykırı olduğunu söyledi. Fakat ısrarım karşısında: “Belki, size yardımcı olabilirim” dedi. “Bu adreste bulunan numaraya telefon ederim ve onlar Kabul ederlerse, sizi görüştürebilirim lütfen bekleyin..” dedi. İki üç dakika sonra görevlinin sesi geldi.. “Bağlıyorum efendim.” Telefonda, karşıdaki hanıma “Hannah diye birini tanıyıp, tanımadığını” sordum.

“Bu evi, 30 yıl evvel, Hannah diye kızları olan bir aileden aldık” dedi. “Peki yeni adreslerini biliyor musunuz?..” “Hannah annesini bir huzurevine yatıracaktı. Oradan takip ederseniz, belki adres bulursunuz..” deyip bana huzurevinin adını verdi.. Hemen aradım.. Yaşlı anne yıllar önce ölmüş..

Ama kızına ait eski bir telefon numarası var. Belki ordan bilirlermiş.. “Bunların hepsi aptalca aslında” dedim kendi kendime.. İçinde sadece 3 dolar ve 60 yıl önce yazılmış bir mektup bulunan cüzdanın sahibini aramak için bunca zahmete ne gerek var ki.. Aradım numarayı..

Bir kadın “Şimdi Hannah’nın kendisi bir huzurevinde” dedi ve numarayı verdi. Hemen orayı çevirdim.. Ses;

“Evet, Hannah burda yaşıyor” dedi.. Saat ona geliyordu ama hemen yola çıktım, Hannah’yı görmek için.. Devasa bir binanın üçüncü katında şirin bir oda.. Gümüş saçlı, sıcak tebessümlü bir yaşlı kadın.. Gözlerinin içi ışıl ışıl ama.. Anlattım olanları.. Cüzdanı ve mektubu gösterip..

Derin bir iç çekti mektuba bakarken ve “Genç adam” dedi, “Bu mektup, Michael ile son kontağımdı.. Onu öyle seviyorum ki.. Sean Connery gibi yakışıklıydı.. Hani şu meşhur aktör.. Ama ben 16 yaşındaydım.. Çok küçüğüm diye annem kesinlikle izin vermedi..” Derin bir nefes daha..

“Michael Goldstein harika bir insandı. Eğer bulabilirseniz ona söyleyin lütfen.. Onu hep düşündüm.. Hep..” Bir ufak sessizlik.. Bir derin nefes daha.. “Ve onu hep sevdim..”

İki damla yaş damladı elindeki mektuba, ıslanan gözlerden.. “Ve hiç evlenmedim.. Michael gibi birisini bulamadım ki..” Hannah’ya teşekkür edip odadan çıktım.

Binadan çıkarken danışmada beni karşılayan kız “Hannah Hanım yardımcı olabildi mi size” dedi..” Hiç değilse bunun sahibinin soyadını öğrendim” dedim.. Cüzdanı elimde sallayarak.. O sırada yanımda dikilip duran hademe bağırdı.. “Hey baksana.. Bu Bay Michael’ın cüzdanı.. Üzerindeki bu kırmızı şeritten onu nerde görsem tanırım.. Cüzdanını hep kaybederdi zaten.. Üç kere ben buldum, koridorlarda.

“Michael sekizinci katta yaşıyordu.. Ok gibi fırladım tekrar asansöre. Michael yatmamıştı. Okuma odasında kitap okuyordu. Hemşire beni ve elimdeki cüzdanı gösterdi. Michael elini arka cebine attı, hızla.. Sonra sevinçle “Evet bu benim cüzdanım” dedi. “Öğleden sonraki yürüyüş sırasında kaybetmiş olmalıyım. Size teşekkür borçluyum.” “Hiçbirşey borçlu değilsiniz” dedim. “Ama özür dilerim. İpucu bulmak için açtım ve içindeki mektubu okudum.” “Mektubu mu okudun?” “Sadece okumakla kalmadım.

Hannah’yı da buldum..” “Buldun mu? Nerde? İyi mi? Hala eskisi gibi güzel mi. Söyle, lütfen söyle..”

“Çok iyi.. Hem de harika” dedim, yavaşça.. “Bana onun telefon numarasını ver. Yarın onu hemen arayacağım.”

Elime sımsıkı sarıldı.. “O benim tek aşkımdı.. Onu öyle sevdim ki, asla evlenmedim.. Çünkü bu mektup geldiğinde hayatım, anlamsal olarak bitmişti.” “Bay Goldstein” dedim.. “Gelin benimle..” Asansörle üçüncü kata indik.. Odanın kapısı açıktı. Hannah sırtı kapıya dönük televizyon izliyordu..

Hemşire ona yaklaştı, omzuna dokundu.. “Hannah”dedi.. “Bu bay’ı tanıyor musun?” Gözlüklerini ayarladı bir an baktı, tek kelime etmeden..”Michael” dedi, Michael, kapıda, kısık sesle..

“Hannah.. Ben Michael.. Beni tanıdın mı?..” “Michael” diye yutkundu Hannah. “İnanmıyorum..

Bu sensin. Benim Michael’ım.” Michael Hannah’ya doğru yürüdü yavaşça. Sarıldılar.

Hemşire yanıma geldiğinde onun da gözleri yaşlıydı..”Gördün mü, bak?” dedim “Yaşamda, yaşanması gereken herşey, er ya da geç, birgün kesinlikle yaşanacaktır.”

“Üç hafta sonra beni huzurevinden aradılar. Pazar günü bir nikah vardı.. Gelebilir miydim?

Harika bir nikah töreni idi. Hannah ve Michael beni nikah şahidi yaptılar üstelik. Hannah açık bej elbisesi içinde çok güzeldi.. Michael de lacivert takımı içinde hala çok yakışıklı..

Bir nikah tanığı olarak söylüyorum bu gözlemlerimi…

Aşklarını onsekiz yaşın heyecanı ve duygusuyla yaşayan 76 yaşındaki gelin ile 79 yaşındaki damadın nikahında keşke siz de bulunsaydınız… Altmış yıl önce bittiği sanılan bir aşk öyküsünün, altmış yıl sonra, kaldığı yerden nasıl filizlendiğine siz de tanık olacaktınız.

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

23 Yorum

    1. Hiç de öyle değil!! Sevgilime ilk adımı atan benim, teklif eden benim,yüzük alan da benim… her şeyi ilk ben yaptım!! Şimdi kes sesini otur yerine!!!!
      #HERKIZAYNIDEĞİLDİR ….

  1. Geçen sene yaşadıklarımdan sonra okadar çok apallanmı ve allak bullak olmuştumki daha sonra yaşadıklarımı bi süre kabullenemedim aslında yazmayı fazla beceremem bi kizi kicukken gordum sevdim hemde okadar sevdimki aradan yıllar geçmesine ragmen unutamadım onu sevdigim halde can dostumu sevmesi beni derinden yaralamıştı okadar seviyodumki onun için çehennemde yanmayı bile göze aldım ve kararımı verdim vakıf oldugum bazı ilimler sayesinde onu büyü yoluyla kendime bagladım benim onu sevdigim gibi onunda beni sevebilicegini sandim dun gece onu ruyamda gormem bu yaziyi yazmama sebep oldu onu okadar cok seviyodumki ruyalarimda her gece onu gorer oldum aşk yılanın zehiri gibi acı imiş meger. Büyü yolu ile ona sahip olabilicegimi sandım fakat yaşadıklarım korkunç seylerdi tahmin edemiyceniz kadar korkunç seyler ben sevdigime bu kotulugu yapmak istemedim beni aşkin acisi zorladi ama amladimki nekadar sevsem ozlesem hasret ceksem baş ucumda olmasini istesem ona bu zulmu edemezdim bir Alimden yardim alarak birlikte büyüyü bozduk simdi sevdigim guvende fakat tek sart vardi yanlizca tek bir sart senadan uzak durucaktm bu okadar zordu ki ama zamanla aliştim sunuda iyi biliyorumki kalbim hep onunla birlikte olucak ben bu yasadiklarimin kaderimle bi baglantisi oldugunu dusunuyorum ve hergun dualarima devam ediyorum Allah buyuktur

  2. Çok güzel bir hikaye simdiye kadar böyle güzel hikaye okumamışdım. Benı çok etkiledi. Yazara nasıl ulaşa bilirim lütfen bilen varsa söylesin lütfen ?

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu