Mesnevi’den Hikayeler; “Hırsız”
Vaktiyle hırsızın biri, bir bahçedeki en güzel meyve ağacına çıktı; ama meyvelerin olmuşlarına uzanamadı. Dalları silkerek meyveleri yere dökmeye başladı. Bahçe sahibi durumu görünce, koşarak ağacın yanına gelip adama bağırdı:
“Hey utanmaz herif, ne yapıyorsun? Kimsin? Bütün meyvelerim yere döküldü. Allah’tan korkmaz mısın? Bahçemin meyvelerini mahvediyorsun,” dedi.
Ağaçtaki hırsız hiç oralı olmaksızın, sanki kendi malıymış gibi konuştu:
“Ne bağırıyorsun be adam! Tanrı’nın bağından, Tanrı’nın kulu bir meyve yerse, bu suç mudur? Nedir yani, ne demek istiyorsun?” dedi.
Bahçe sahibi:
“İn bakalım aşağı, in de görüşelim!” dedi.
Hırsız indi, bahçe sahibi hırsızın elini kolunu güzelce bağlayıp hizmetlisini çağırdı:
“Al şu sopayı, vur şu herife!” dedi.
Hizmetli sopayı vurdukça, hırsız bağırıyordu:
“Aman efendim, ne olur yapmayın, etmeyin. Allah’tan korkun!” diyerek bağırıp çağırdı.
Bahçe sahibi:
“Ne bağırıp çağırıyorsun be adam! Sopa Allah’ın, vuran Allah’ın bir kulu, Allah’ın bir buyruğunu yerine getiriyor: bunun ne günahı var?” dedi.