Hayat Dediğin Akan Bir Nehir
Bırakın arkadaşlar hayatı aktığı gibi gitsin. Aman dur, dikkat et derken hayat akıp gidiyor farkında bile değiliz. Şimdiye kadar akan zamanı durdura bildiniz mi? Hayır, çünkü bunu başarabilen biri yok. Hayat tüm güzellikleri ve zorluklarıyla beraber devam ediyor. Kimseye de aldırış etmiyor. Siz isteseniz de istemeseniz de bir su gibi akıp yolunu buluyor.
Şimdi bana soracaksınız ben bu süreçte etkisiz eleman mıyım diye? Takibi hayır, siz hayatınıza yön veren kişisiniz öyle olmasaydınız yaprak gibi bir o yana bir buyana savrulur dunuz. Seçimlerinizi siz yapıyorsunuz. Sonrasını da hayat belirliyor.
Peki, bu akış nasıl ilerleyecek?
Tabi ki kontrollü bir şekilde ilerleyecek ama üstünde aşırı düşünmeden, zorlamadan sıkmadan bir kontrolden bahsediyorum. Yaşadığınız her tecrübe size bir şeyler kazandırır. Bir sonraki adımınız için basamak olur. Pencerenizi ne kadar açık bırakırsanız o kadar geniş bir alana hakim olabilir siniz. Kendinizi sıktıkça sadece bir işe odaklanırsınız ve diğer fırsatları kaçırırsınız. Oysaki gelecek diğer fırsatlar sizin için ileride daha iyi olabilir. Sadece açık fikirli olun. Neden olmasın diye düşünün. Kesin, net sınırlar insanları zorlar.
Konfüçyüs, sınıfa elinde dar uzun bir vazo ile geldi. Tüm öğrencilerin görebileceği şekilde elmayı vazonun içinde koyduktan sonra, vazoyu yere bıraktı ve şöyle dedi; Elmayı vazodan çıkarmayı başaran öğrenci, elmayı alabilir. Öğrencilerden biri atıldı ve elini vazonun dar ağzından içeri soktu. Fakat elmayı yerinden çıkaramıyordu sonunda mecburen bıraktı. Konfiçyus elmayı vazodan çıkarmanın bir yolu var mı? diye sordu. Cevap gelmeyince ben nasıl olacağını göstereyim dedi ve vazoyu ters çevirdi. Elma kendiliğinden vazonun içinden yuvarlanıp çıktı.
Öğrenciler çözümün bu kadar basit olması nedeniyle gülmeye başladı. Konfüçyüs,öğrencilerine elmayı göstererek dedi ki: Göründüğü gibi basit değil, bazen bırakabilmek daha zordur. Eğer bir şeyi zorla tuttuğunuzda, ulaşmak istediğiniz şeyi engellediğini görüyorsanız, o zaman onu özgür bırakmalısınız.
Hayata bu şekilde yaklaşmak size neler kazandırabilir bir düşünelim.
1. Hayata pozitif bir şekilde yaklaşırsınız.
2. En küçük şeyde isyan bayrağını kaldıramazsınız.
3. Gelecek fırsatları daha iyi görebilirsiniz.
4. Yaşadığınız hayatı seversiniz.
5. Etrafınızdakilerle çok daha iyi anlaşırsınız.
Bunlar benim aklıma gelenler daha birçok şey ekleyebilir siniz. Lütfen hayatınıza olumlu yaklaşın. Mutluluk ve başarı mutlaka size gelecektir. Adımlarımızı umutla atmaya çalışalım.
Böylece hem biz hem de etrafımızdakiler mutlu olacaktır.
Nur Koşar