Kıymetli Yazarlarımızdan Seçmeler

Hikaye 1. Bölüm “Sessiz Sabahların Hatırası”

Hikaye 1. Bölüm "Sessiz Sabahların Hatırası"

Hikaye 1. Bölüm “Sessiz Sabahların Hatırası”

1.Bölüm: 

Her sabah güneşin kasabamızın tozlu yollarına ilk ışık vurduğunda derin bir nefes alırdım. Sanki güneşin doğuşu bana bir şeyler fısıldardı; ama bu fısıltılar, hayallerime dair değil, gerçeğin ağırlığına dair olurdu. Ama yine de içimde garip bir huzur olurdu, ama o huzurun kaynağı kasabamız değildi. Nenemdi…

Uzun, gümüşe çalan beyaz saçları parmaklarımın arasında kayarken, içimdeki isyan susardı. O saçlar, yaşanmışlıkların ve suskunlukların sembolüydü. Her şey geçer kızım,” derdi nenem. Ama geçmedi… Ne acılar geçti ne de çaresizlik.

Adım Ayşegül. Herkesin birbirini tanıdığı o dar dünyada büyüdüm. O zamanlar, hayatı anlamlandırmaya çalışırken, okula tutunmuştum. Ortaokuldaydım ve başarılarım öğretmenlerimin gözünde parlıyordu. Kitaplar, defterler, kalemler.  Hepsi benim için birer hazine gibiydi. Ama bu hazineleri elde etmek benim için ve ailem için her zaman kolay olmadı. Öğretmenlerim, benim bu azmimi görünce, bazen gizlice bana yeni kitaplar alıyorlardı. O anlarda, elimde yeni bir defterle onları sevinçle kucaklamak, dünyada en güzel hislerden biriydi. Ama bu güzel hisler eve gelince kayboluyordu. Ama o sabah farklıydı. İçimdeki umut değil, huzursuzluktu beni saran. Evdeki sessizlik, fırtına öncesi bir durgunluk gibiydi. Annemin kapıdan çıkarken bana attığı soğuk bakışı unutamıyordum.    Öyle bir bakış ki, içinde yılların kırgınlığı, hayal kırıklığı ve belki de bir parça nefret vardı.

Annem, hiçbir zaman benim gibi olmayı hayal edemeyen belki de hayal etmesine dahi izin verilemeyen bir kadındı. Bir keresinde bana. “Kadının yeri evidir. Biz öyle öğrendik, böyle geldik. Sen de böyle yaşayacaksın. Başka bir hayat yok, boşuna hayal kurma” dedi.

Annem, kasabanın dışına çıkmamış, dünyayı penceresinden gördüğü kadar bilen bir kadın. Kendi değerlerine sıkı sıkıya bağlı; bu değerlerin dışına çıkmayı bir tehdit olarak görüyor.

Kasabanın sokaklarında ilerlerken etrafıma bakındım. Herkesin bir koşturmacası vardı. Çarşının köşesinde, Halil amca dükkanının önüne sandalyelerini çıkarmış, çayını yudumluyordu. Her zamanki gibi beni fark etmemişti. Aslında kasabadaki kimse fark etmiyordu beni. Çünkü onların gözünde evlenmesi gereken, başına buyruk davranışlarını dizginleyemeyen bir kızdım.

Aklım annemin ben kapıdan çıkarken bana attığı bakışta kaldı. Bilmiyordum ki hayatımın o zamanlar alt üst olacağını. Kim bile bilirdi ki…

Yağmur İman KURTOĞLU

1. Bölüm

2. Bölüm

3. Bölüm

hikaye, hikaye okuma,hikaye oku, hikaye arşivi, duygusal hikayeler, macera hikayeleri, düşündüren hikayeler, 

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu