Şiir “Çalınan Hayat”
Böyle karanlık bir geceydi,
Yağmurlar gökle gürüldüyordu
Bir anne ninnilerle susturuyordu bebeğini
Atların sesleri kırdı göksel sesleri,
Adımlar sıklaşıp yükseldi at sesleri
Anne kesti ninnisini bebek bile sustu
Şimşekten korkunçtu çınlayan demir sesleri
Kızlar doluştu avluya gecelikleriyle
Sarı saçlar dağınık mavi gözler korkak
Endişeyle baktılar birbirilerine,
Dehşet gözlerde gizli, tüyler diken diken
Bahsedilen geldi çattı son vakitler
Yazıklar olsun bize dediler ağlayarak
Kaçmak için çok geç dedi biri
Birkaç ihtişamlı adam kollarından tutuverdi,
İmkansızdı kurtulmak ağlaştılar
Denize sürüklendiler seller gibi
Herşeyi yakıp yıktılar
Artlarında yanık ağıtlar bırakarak
Bir daha göremeyecekleridi köylerini,
Tüten ocaklardaki ekmek kokusunu,
Çıngıraklarıyla kuzu seslerini
Çocukların ilk yürüyüşlerini
Dallarında açan çiçekleri, bayırdaki çimleri
Her yerde zıplaşan yavru keçileri
Göremeyecekleri annelerin bakışlarını,
Hayran hayran bakan babalarını
Kavga ettikleri kardeşlerini
Saraylara satıldılar sahte haremlere
Göremeden kendi mürüvvetlerini
Yalandan bir gösteriş sahte bir yaşam
Karartmıştı tüm gecelerini
İlk gece gibiydi dinmemişti yağmur.
Dinmemişti gürleyen şimşekler
Karanlıktı her gün doğamadı güneş
Karanlıktı her yer derin kuyular gibi.
BURHAN PERKGÖZ
10.10.2022