Değerli Okuyucumuz İbrahim Ethem Bey’in Göndermiş Olduğu İlginç Bir Hikaye
Yer Altından Bir Gün
Neydi acaba diye düşünürken iş yerime varmıştım iş yerine kazı aletleri ve işçiler gelmişti burası artık gerçekten önemli bir yer haline gelmişti. Kazılar hızlandırılmıştı tanınmış bilim insanları da ordaydı hepsi araştırma peşindeydi gerçekten giderek ilginçleşmişti artık benimde işimin başına dönmem gerekliydi arkadaşlarımla bu konuyu tartışırken artık güneş tam tepedeydi öğlen olmuştu artık bir şeyler atıştırmanın tam vakti derken inanılmaz bir bağırışma oldu evet o şey yine görülmüştü.
Herkes telaşlı bir şekilde koşuşturmaya başladı onu radardan zar zor görmeye çalışmıştım bir yılan gibiydi kendi ekseninde dönüyordu herkes telaş içindeyken o şey durmuştu ortadan kaybolmuştu bu Olay halkı endişelendirmişti bu yüzden artık devlet bu işe el koymuştu gazetelerde manşet olmuştuk
Kazılar uzun süre devam eti günler haftaları haftalar ayları aylar yılları getirmişti aradan tam 3 yıl geçmişti su için kazılan fakat yeraltındaki gizemli varlık için önemli bir yer haline gelen alan halkın ilgisini çekmeye devam ediyordu. Korkunun yerini merak almıştı turistler artık burayı ziyaret etmeden gitmezlerdi.
Bu arada işin kötü yanı işimi kaybetmemdi ama olsun artık belki normal bir hayat yaşıyabilirdim. Mesala 3 yıldır düzenli olarak ağrıyan omzumu doktora gösterebilirdim ama doktorları pek sevmezdim çünkü küçüklüğümden beri aşıdan ve dayanılmaz tuhaf kokulu ilaçlardan nefret ediyordum derken kendime yeni bir iş bulmuştum masa üstünde kağıt imzalama işleri işte eski işimi özlemiştim. Bir gün karar verip eski işime gittim orada çok şaşırtıcı bir olay olmuştu her yerde polis vardı
Merak etim ve olay yerine gittim bir sarsıntı olmuş dediler ne olduğunu anlamak için gittiğimde o şey çıkmıştı evet oydu inanılmaz derecede ilginçti yer ikiye ayrılmıştı ve bir ses yükseldi hassas noktası olan kuyruğunu kesin der demez omuzum kopmuş gibi oldu birden sesler kesildi ve her yer karanlığa boğuldu… gözümü açtığımda hastanedeydim filimlerde olduğu gibi tek fark başımda 10dan fazla doktorun bulunmasıydı ve onlardan biri konuşmaya başladı
-hasan bey iyimisiniz nasıl hissediyorsunuz?
Hasan:
-iyiyim
Doktor:
-şimdi sizle açık konuşacağım sizin üstünüzde büyük bir deney yaptık 5 yıldır uyuyorsunuz
Hasan:
-nasıl yani en son canavar çıkmıştı ve bende yere düştüm sonra kendimi burada buldum, o andan bu ana kadar mı?
Doktor:
-hem evet hem hayır açıklamama izin verin evet siz tam beş yıldır uyuyorsunuz deney üç gün sürdü bu üç gün içinde size üç yıllık anıyı yaşadınız. Biliyorum tuhaf ama gerçek bu deneyi canavar hakkında bilgi almak için yaptık
Hasan:
-peki bunu neden siz yapmadınız
Doktor:
-canavarlar şu anda şehri işgal etmiş durumdalar gitmemiz imkansız yanlarında deney yapsaydık şu anda kesin öldürmüş olurduk fakat hiçbir şey işe yaramıyor silahlar, bombalar, ve pek çok şey onları durduramıyor
Hasan:
-beni beş yıl önce uyandırsaydınız size daha çabuk bilgi verirdim
Doktor:
-bunu denedik sizin gibi 4 kişide daha denedik fakat uyandıkları gibi her şeyi unuttular canavarın salgıladığı sıvıdan olmalı. Ama yinede tam emin değiliz dediğim gibi canavarın üstünde deney yapamıyoruz sizden istediğimiz canavarı nasıl öldüreceğimizi anımsamanız lütfen hatırlamaya çalışın
Hasan:
-bu bir şakamı? Hem bana yaptığınız şey yasal mı? Şu an gerçekten karmaşık bir işin ortasındayım
Doktor:
-sizi anlıyorum fakat dünyayı kurtaran adam olmak istemezmisiniz
Hasan:
-şehir işgal altındaysa evim arabam her şeyim gitmiştir off hem size yardım etsem bile gittiğimde tek kuruş param yok
Doktor:
-merak ettiğiniz şeye bakın size yüklü miktarda para ödenecek sırf dünyayı kurtardığınız için değil yüzünüz içinde
Hasan:
-bayılmadan önce bir ses duydum hassas noktası kuyruğuymuş.
Bunu duyan doktor hemen dışarı çıktı ardından bir hemşire içeri girdi hemşire omzumdan bir şey çıkardı belikli omzumu dehşet şekilde ağrıtan o aletmiş şaşırmıştım o an aklıma doktorun sözü geldi yüzünüz içinde derken neyi kastetmişti acaba? İlk başta kendimi gerçek görülmeye değere zannetmiştim hemşireden hemen bir ayna istedim hemşire korkmuş şekilde burada ayna yok dedi o an bişeylerin ters gittiğini anlamıştım ve 2 gün sonra televizyonu açtığımda her haber bu olaydan bahsetmişti işte beklediğim an gelmişti doktorum konuşma yapıyordu canavarı keskin ve gerçekten devasa aletlerle durduracağından bahsediyordu ama nedense benden hiç söz etmemişti
Günler sonra her şey bitmişti canavarlar öldürülmüştü doktor yanıma gelerek:
Tebrik ederim senin sayende. Artık gidebilirsin fakat insanlardan uzak bir yere yerleştireceğiz çünkü yaptığımız deney yüzünün yarısını kaybetmene neden oldu
O an doktora ne kadarda öfkelensem de şu an buradayım insanlardan uzak bir dağ evindeyim her ay başı köye giden bir kamyon bana yiyecek getiriyor yaşadıklarımı hiç unutamam benimle ilgilenen doktor meşhur olmuştu bir kere bile benden söz etmemişti kimse olayın için yüzünü bilmiyordu fakat bir gün mutlaka yüzümün intikamını alacağım…
İ.E.B