Fantastik HikayelerMurat Canpolat

Gizemli Yolculuk Hikayesi -Anahtar- 14. Bölüm

Gizemli Yolculuk Hikayesi

– Babanın vasiyetini üzerine onu Ayşe teyzenin yanına defnetmemiz lazım.

Hayri, Ayşe teyzenin ismini duyunca hayret içerisinde:

– Ayşe teyze kim. Onun adını babamın ağzından da duymuştum.

Zehra, Ayşe teyzenin kim olduğunu anlatınca Hayri, gözyaşlarını tutamayarak:

– Demek, babamın annemden önce bir sevdiği varmış.

– Evet, öyle. Hem de ne sevgi. Hele bir görseydin Ayşe teyze vefat ettikten sonra ona olan sevgisini. Ona olan sevgisini anlatırken adeta gözleri parlıyordu. Ne yazık ki bu dünyada birbirlerine kavuşmaları uzun sürmedi. Tam birbirlerine kavuşmuşken kasabaya gelirken rastladığımız o orman ikisini birbirinden ayırdı. Umarım öbür âlemde beraber olurlar.

Ertesi gün Hayrettin’in naaşını hastane morgundan çıkarıp vasiyeti üzerine ormana götürdüler. Ormanın içindeki kulübeye getirdiler. Cenaze merasiminden sonra onu Ayşe’nin mezarının yanına defnettiler. Definden sonra Zehra Hayri ve eşini kulübeye götürdü. İçerisinin güzelliklerini gösterdi. Daha sonra evlendikten sonra bile burayı ihmal etmediğini, her tarafı daha da güzelleştirdiğini anlattı. Bu anlatılanlardan sonra Hayri, gözleri dolu dolu oldu. Kendi kendine ‘Affet beni baba. Senin bu kadar duygusal olduğunu ömrüm boyunca hiç fark etmedim. Gerçi fark etsem ne yazardı ki, anneme öyle inanmıştım ki senin gaddar, kindar, birbirini seven iki insanı ayıran zalim biri olarak gördüm.’ Dedikten sonra Zehra’ya dönerek:

– Size çok teşekkür ederim. Onca zaman babama baktınız ve kolladınız. O yüzden size çok minnettarım.
Zehra, kendisine yapılan bu teşekkürden sonra kafasını yere eğerek mütevazı bir şekilde:

– Hayrettin amcayı kuyudan çıkardıktan sonra adeta babam gibi oldu. Her türlü zorluğa onun sayesinde katlandım, dedi ve Kabirlerin başında her ikisine de dua etti ve sözlerini şöyle tamamladı. Umarım yattıkları yerde rahat ederler.

Zehra, Hayri ve eşi Hatice işleri bittikten sonra kasabaya geri döndüler. Geri dönünce Hayri, Zehra’ya:

– Söyler misin şimdi ne yapacaksın.

– Bana gelen mektuba göre bu kasaba da bir ev olmalı. O evde bana kalan miras var. O mirası bulup çıkarmalıyım. Zaten babanla da o evi arıyorduk.

– Ne mektubu?

Hayri’nin sorusu üzerine başından geçenleri anlattıktan sonra:

– İşte böyle, bana gelen bu mektup üzerine yaşadığım yeri bırakıp yollara düştüm. Orda kalsam bile çocuklarımla beraber geçinemezdim.

Zehra’nın büyük oğlu söze karışarak:

– Babam öldükten sonra annem bize bakmak için çok çabaladı, ama olmadı. Atılan iftira yüzünden hiç kimse iş vermedi. Bizde bu yüzden yollara düştük.

Hayri olanları dinledikten sonra:

Önceki sayfa 1 2 3Sonraki sayfa

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu