Aşk HikayeleriMeryem Sude KüçükbaşSizden Gelenler

Gitmek Acısı

Gitmek Acısı

Herkes hayatında bir kez olsun terk edilmiştir. Biliyorum ki siz de geride bırakıldınız. Sizi sevdiğini sandığınız insan tarafından sırtınızdan bıçaklandınız. Çok acılar çektiniz. İnternette sizinle aynı durumu yaşayan insanların yazılarını okuyunca hıçkıra hıçkıra ağladınız.
Bu yazıya kadar, ben de terk edilenler kervanında yazıyordum. Ancak bu yazıda sizi biraz kızdırabilecek bir şeyden bahsedeceğim: Terk eden kişinin acısı.
Terk edilmek mi daha çok acı verir, yoksa terk etmek mi diye sorsam, eminim ki çoğunuz terk edilmeyi seçersiniz. Sizin bu cevabınıza saygı duyuyorum. Ancak en büyük acıyı yaşadığınızı düşünürken bile bilmediğiniz bir şey var: Gitmek acısı.
Severken gitmek nedir bilemezsiniz. Sevdiğin kişinin iyiliği için terk etmek, bunun ağırlığı altında ezilmek nedir bilemezsiniz.
Siz terk edilince aklınızdaki tek şey ” Nasıl gider? O beni seviyordu, nasıl yapar bana bunu! ” olur. Acı çekersiniz. Belki günlerce, belki haftalarca. Fakat sonunda kendinize yeni bir hayat kurarsınız. O sizi terk eden kişinin ne hissettiğini bilemezsiniz. Ben size o büyük acıları çektiren kişinin psikolojisini aktaracağım. Umarım beni anlarsınız.
Sevdiğiniz bir kişi vardır. Bu kişiyi dünyadaki tüm kötülüklerden sakınmak, kendinize saklamak istersiniz. Ancak fark edersiniz ki, o kişi aslında sizinle mutlu olamayacak. Mutlu olduğunu zannedecek, ancak siz onu mutlu edemeyeceğinizi bilirsiniz. Ve onu üzmemek için gidersiniz.
Sevdiğiniz kişinin üzüldüğünü görürsünüz. Acı dolu paylaşımlarını okursunuz. Acı dolu bir süreçten geçtiğini, sonra kendini toparladığını izlersiniz. Ve bu, ruhunuzu o kadar yıpratır ki, inanamazsınız. ( Terk edilmeyi terk etmeye tercih edersiniz. )
Herhangi bir yerde, herhangi bir şey yaparken aniden gözleriniz dolar. Sonbahar rüzgârındaki bir yaprak gibi sararır, solar, titrersiniz. Üzerinizde sürekli, kimsenin kaldıramayacağı bir yük vardır. Biri gelip beni öldüresiye dövse de bu vicdan azabından kurtulsam keşke, dersiniz. ( Ve siz bilmezsiniz ama, en büyük ceza, vicdan azabının kendisidir. )
Ne yaptığınızı sonradan anlarsınız. Giderek aslında terk ettiğiniz kişiye değil, kendinize en büyük zararı vermişsinizdir. Bunu neden yaptığınızı, nasıl yaptığınızı sorgularken delirecek gibi olursunuz. Ve, unutamazsınız. O kişi kendine yeni bir hayat kursa da, siz bu vicdan azabından kurtulup yeni bir hayat kuramazsınız. Ömür boyu omuzlarınızda bunun yükünü taşırsınız.
İşte, aldatan, ya da başka birini sevdiği için giden birinin değil ama, severek giden birinin acı dolu psikolojisi, kafayı sıyırdığı uzun bir süreçtir bu. Eminim ki aranızda bu yazıyı anlayabilecek olan insan sayısı bir elin parmaklarından azdır. Olsun, ben yine de, çektiğiniz acıya farklı bir açıdan bakmanızı istedim.
Farklı acılarda görüşmek üzere.

Meryem Sude Küçükbaş

Gülten AJDER

Kitap okumayı seven insanlar daha zeki ve daha başarılı olurlar. Bende bu yüzden kitap okumayı sevdirmek istedim bu site ile. Gizli kalmış bütün bilgilerin kitaplarda saklı olduğuna inandığımdan, kültür seviyemizi yükseltmek, bilgi hazinemizi daha da zenginleştirmek, gizli yeteneklerin ortaya çıkmasına destek olabilmek için, okusun yazsın benim ülkemin insanları diye bir işin ucundan tutmak isteyen birisiyim.

İlgili Makaleler

Bir Yorum

  1. Bir insani seviyorsun ve onun iyiligi icin onu birakmak zorunda kaliyorsun ve birakiyorsun sabahlara kadar agliyorsun sonra bu aciya dayanamiyosun ozluyosun her telefonun calisinda o ariyo zannediosun ve hayatta mutlu rolundesin ama surekli yalniz kaldiginda agliyosun ve 1hafta ben sadece buna bir hafta dayanabildim tekrardan gittim ve anlattim geri don dediginde o geri donmuyor elimden gelen herseyi yaptim ama donmedi ama ben onun sadece iyiligi icin birakmistim o gunden sonra hic aramadim sadece resimlerine bakip agladim ve bigun ogrendimki en yakin arkadasiyla sevgili olmus ondan sonra aramak istesemde ariyamadim ben artik caresizim terkedildignizde alisiyorsunuz ama terkketmek inanin daha zor terkedildignizde sizi birakana uzulmuyorsunuz ama terkettigniz insan uzuldugu zaman sizin caniniz ole bi yaniyorki tarif edilemez ustune sizinde caniniz yaniyor yani diycegim bu duyguyu sadece yasiyanlar bilir bi ibsani severek sirf o daha mutlu olsun ona zarar gelmesin uzulmesin diye birakmak ve sonuclarina katlanmak sonucunuda soliyim sonunda o sizi unutuyor yeni bir hayat kuruyor mutlu oluyor siz ise hayattan sogumus insanlara deger vermeyen yalniz bir adama donusuyosunuz nedenmi elinizdeki altini kaybedince diger insanlarla iliskilerinizi bitiriyorsunuz sonunda mutsuz ve yalniz bir adama donusuyorsunuz …

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu